Açıklama
Bazen masallar da yalan söyler… Herkesin “mutlu son” sandığı yerde biri hep eksik kalır. O eksik, bendim. Prens geldi; ama gözleri beni görmedi. Yanımdan rüzgar gibi geçip başkasına sarıldı. Geriye bana yalnızca boşluk kaldı… havayı kucakladım, umutlarımı yitirdim. O bembeyaz düş, çamura bulanmıştı çoktan.
Geliniyle uzaklaşırken kar bastırdı. Beyazlar içindeki ben, artık yalnızca soğukla, rüzgarla ve kırılmış kalbimle baş başaydım. Çıplak ayaklarım buz gibi toprağa saplanıyor, titreyen dizlerim bir adım bile atamıyordu. Her kar tanesi derimi kesiyor, içime işliyordu. Nefeslerim sık ve düzensizdi; her biri biraz daha canımdan alıyor gibiydi. Donmak üzereydim. Ama bu, sadece bedenin değil, kalbin de donuşuydu.
Belki de o çok beklenen “beyaz atlı prens”, sadece hayal kırıklığının ta kendisiydi. Belki de dallamanın tekiydi. Sonu mutlu bitmeyen masallar da vardır ve bu kitap, tam da onların hikâyesidir. Hayallerin kırıldığı, kalbin soğukta üşüdüğü, gerçeklerin ise tokat gibi yüzümüze çarptığı bir düş kırıklığı…
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.